Dinleyin efendim bir sohbetim var Hep şayan-ı destan oldu fareler İkamet-i dava şikayetim var Belimi beş yerden kırdı fareler
Kıtlığın elinden çok çile çektim Harcadım, evimi başıma yıktım Temin-i idare bir tohum ektim Yetmeden göğ iken yoldu fareler
Kazması küreği beş dişi de var Çadırı direği şiltesi de var Ordu komutanı binbaşı da var Geldi bölük bölük kondu fareler
Nerde bir bozartı görse yetişir Kimi hona gider kimi bölüşür Geceyi gündüze katar çalışır Kahraman tezgahı kurdu fareler
Gönül ne gezersin sıçan avında Ellisi destede yüzü yığında İki bölük koydu dört kulağında Tarlayı ortadan böldü fareler
Gördüğü insana dalaşmak ister Hemen karşı koyup söyleşmek ister Mültezimler ile uğraşmak ister İlkbahardan behi verdi fareler
Toplanıp bir meclis olur akşamdan Durur konuşurlar ince makamdan Ne Müdürden korkar ne kaymakamdan Nizam defterini dürdü fareler
Bir gün keşf ederken ev eşyasını Bulgur çuvalında duydum sesini Güç ile öldürdüm bir tanesini Kolorduya haber saldı fareler
Dinlen farelerin ferasetini Çete başlarının cesaretini Tamam kuşanmışlar cenk aletini Geldi bizim eve doldu fareler
Gizlendi kediler tor da kalmadı Bir karşı koyacak er de kalmadı Kaçıp kurtaracak yer de kalmadı Mal-ı ganimete daldı fareler
Önlerine bir taş atmadım hele Yalınız bir yere gitmedim hele Serbestçe uykuya yatmadım hele Belki beni bile yerdi fareler
Emsali m bundan da çektim çok elem Bir diyecek söz kalmadı veselam Hasıl-ı şikayet hülasa kelam Harap etti bizim yurdu fareler |